Bina Güçlendirme Aşamaları: Kapsamlı Rehber
Bina güçlendirme işlemlerinin popülaritesindeki yıllık artışa dikkat çekmek gerekir. İnsanlar ev ve iş yerlerini korumak adına bu yönteme başvurur. Artık daha fazla başvurulmaktadır. Sonuç olarak bina güçlendirme çalışmaları aşamaları kentsel dönüşümlere göre daha maliyet etkin bir yöntem olabiliyor. Genellikle daha hızlı ve güvenli sonuçlar elde ediliyor. Mülkiyet sahiplerinin bu süreçte yapılarında istedikleri değişiklikleri gerçekleştirebildiği görülür. Bazen binanın güçlendirme sürecinde yaşamaya devam edilebilir. Elbette bu durumun uygulanan teknikler doğrultusunda değişkenlik gösterebileceği unutulmamalıdır. Bir bina güçlendirme işlemi belirli adımları takip ederek ilerlemektedir. Her adım önemlidir. Projenin başarısı için büyük öneme sahiptir. Mülkiyet sahiplerinin bu sürecin dikkatlice takip edildiği gözlemlenir.
Sürece Genel Bakış
Bina güçlendirme işlemine başlanırken ilk adım mevcut durumun değerlendirilmesidir. Yasal ve teknik sürecin tamamlanmasıyla devam eder. İmalatların gerçekleştirildiği inşaat sürecinin sonunda proje tamamlanır. Bu sürecin her adımı önemlidir. Birbiriyle bağlıdır. Bu sebeple atlanmaması ve doğru bir şekilde ilerlenmesi gerekmektedir. Genellikle dört ana başlık altında toplanan süreç şöyledir. Karar ve hazırlık evresi, proje tasarımı ve yasal izinler alma. İnşaat sahası faaliyetleri ile uygulama. Ve son olarak proje tamamlama ile teslimat evresidir. Mülk sahiplerinin projeyi daha bilinçli bir şekilde yönetmelerine olanak tanıyan bu adımların anlaşılması oldukça önemlidir. Çünkü bu projenin sağlıklı ilerleyişini sağlamak için kritik bir rol oynamaktadır.
1. Aşama: Karar ve Hazırlık Süreci
Tüm bina güçlendirme adımları arasında en önemli olanı karar alma ve hazırlık sürecidir. Burada mülkiyet sahiplerinin binalarının risk durumunu öğrendikleri bir süreç vardır. Güçlendirmenin gerekli olup olmadığına dair ortak bir karara varılır. Bu süreç tamamen yasal ve teknik prosedürlere dayanmaktadır. Mülkiyet sahipleri bu süreçte uzman bir mühendislik firmasından yardım almaktadır. Firma binanın mevcut durumunu analiz eder. Ardından resmi bir “Riskli Yapı Raporu” hazırlar. Bu rapor sürecin resmi olarak başlamasını sağlayan en önemli belgedir. Diğer bina güçlendirme adımları bu rapor olmadan başlanamaz.
Riskli Yapı Tespiti İçin Başvuru
Mülkiyet sahiplerinin yasal olarak ilk adımı atmalarıyla başlayan süreç vardır. Apartman yöneticisi veya herhangi bir kat maliki tarafından başlatılabilir. Bu ilk adım bina güçlendirme aşamaları için gereklidir. Mülkiyet sahiplerinin bir lisanslı firmaya resmi başvuruda bulunması gerekmektedir. Bu başvuru binanın depreme karşı riskinin incelenmesini talep etmektedir. Bu hizmet Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yetkilendirilmiş kurumlar tarafından sunulur. Mülkiyet sahiplerinin bu lisanslı firmaların güncel listesine bakanlığın resmi web sitesinden ulaşması mümkündür. Başvuru genellikle apartman yönetimi tarafından alınan bir kararla yapılmaktadır. Bir kişinin tek başına isteği bile bu yasal sürecin başlatılması için yeterli olabiliyor.
Bina Güçlendirme Aşamaları: Deprem Performans Analizi
Başvuru yapıldıktan sonra lisanslı firmanın mühendisleri binada detaylı bir inceleme gerçekleştirir. Bu inceleme bina güçlendirme aşamaları içinde en kritik teknik adım olarak kabul edilir. Mühendisler, bina mevcut projelerini incelerler. Sonrasında taşıyıcı elemanlardan (kolon, perde vb.) numuneler alarak betonun dayanımını ölçerek incelemektedirler. Betonun içindeki çelik donatının durumunu kontrol etmek için donatı tespit cihazları kullanılmaktadır. Ek olarak, binanın bulunduğu zeminin özelliklerini anlamak için bir zemin etüdü raporu hazırlarlar. Mühendisler bu modelin oluşturulması için belirli yapısal analiz yazılımları (SAP2000, ETABS vb.) kullanır. Binanın her elemanını ayrı ayrı bu yazılıma aktarır. Bu da sanal olarak binanın bir kopyasını oluşturmak anlamına geliyor.
Bina Güçlendirme Aşamaları: Riskli Yapı Belgesinin Alınması
Deprem performans analizi sonucunda binanın deprem risk durumu açıkça belirlenmektedir. Eğer analiz, binanın güncel deprem yönetmeliğinin gerekli minimum güvenlik şartlarını karşılamıyorsa, mühendisler “Riskli Yapı Raporu” hazırlıyor. İlgili belediyeye veya bakanlık il müdürlüğüne bu raporu sunar. Yetkililer raporu inceler ve onaylar. Raporun onaylanmasıyla birlikte binanın tapuya “riskli yapı” olarak işlenmesi sağlanır. Mülkiyet sahiplerine resmi bir yazı ile bu durum bildirilmektedir. Mülkiyet sahipleri bu aşamadan sonra yasal olarak bir karar vermek durumunda kalır. Oluşturulan belge sürecin yasal dayanağını oluşturur.
Bina Güçlendirme Aşamaları: Kat Malikleri Kurulu Kararı
Bina güçlendirme çalışmalarında en önemli kural 2/3 kuralıdır. Yani mal ortaklarının veya kat maliklerinin en az beşte dördü bu çalışmalara onay vermelidir. Öncelikli olarak mal sahiplerinin riskli yapı belgelerini almaları gerekir. Bunun için devlet kurumlarına veya belediyelere başvurarak bu belgeler temin edilmektedir. Riskli yapı belgesine sahip bir binanın güçlendirme çalışmasına uygun olduğunu söylemek doğru olacaktır. Tebligattan sonra kat malikleri kurulu yasal süresi içinde toplanır. Burada binanın geleceği hakkında oylama yapılır. Apartmanda güçlendirme kararı almak için arsa payı sahiplerinin beşte dört çoğunluğu gereklidir. Bu durumda karar noter onaylı karar defterine işlenmektedir.
2. Aşama: Projelendirme ve Yasal İzinler
Tüm bina güçlendirme aşamalarında titiz bir planlama gerekmektedir. Kat malikleri güçlendirme kararı aldıktan sonra mühendisler detaylı bir uygulama planı hazırlarlar. Bu plan içerdiği müdahaleleri detaylı olarak gösterir. Hangi kolonun nasıl güçlendirileceğini veya hangi kiriş üzerine CFRP uygulanacağını belirtir. Bu proje bina güçlendirme sürecindeki en önemli mühendislik adımıdır. Proje tamamlandığında mal sahipleri ya da vekilleri bu plan ile belediyeye başvurur. Belediyenin imar müdürlüğü projeyi inceleyerek ‘güçlendirme ruhsatı‘ vermektedir. Bu izin inşaat faaliyetlerinin yasal olarak yapılabilmesine olanak tanımaktadır. İnşaatta herhangi bir üretim yapılabilmesi için izin gerekiyor.
3. Aşama: Şantiye ve Uygulama Süreci
Ruhsat alındıktan sonra proje uygulama sürecine geçilmektedir. Şantiye kurulurken güvenlik önlemleri alınır. Kırım ve söküm işleri başlar. Tecrübeli bir yüklenici firma bu sürecin yönetiminden sorumludur. Asıl güçlendirme imalatlarına geçiş yapılana kadar dikkatli bir iş organizasyonunu ve kalite kontrolünü sağlamalıdır. Bu sürecin kalitesinin başarı üzerinde doğrudan etkiye sahip olduğunu unutmamak gerekir. Çünkü bina güçlendirme aşamaları içinde en uzun bölüm olabilmektedir.
Şantiye Kurulumu ve Güvenlik
İş başlamadan önce uygulama ekiplerinin şantiye alanını hazırlamaları gerekir. Bunun için iş güvenliği yönetmeliklerine uygun olarak iskeleler kurarlar. Güvenlik önlemleri alırlar. Ekipler elektrik ve su bağlantılarını yaparak şantiye alanını hazır hale getirir. Malzemeleri depolar. Ayrıca işçilerin dinlenebileceği alanlar oluşturulur. Molozların yönetimi için bir plan yapılır. Tüm bu hazırlıklar projenin düzenli ve güvenli şekilde ilerlemesi için gereklidir. İyi bir şantiye organizasyonu proje süresini kısaltabilmektedir.
Güçlendirme İmalatlarının Yapılması
İnşaat hazırlığı tamamlandıktan sonra gerçek imalata geçiliyor. Ekipler önce güçlendirilecek olan elemanları açığa çıkarmaya başlıyor. Kolon ve kirişlerin etrafındaki sıvaları ve kaplamaları kaldırıyorlar. Daha sonra yüzey hazırlığı ve donatı onarım çalışmalarını gerçekleştiriyorlar. Ekipler paslanmış donatıları temizler veya yeni olanlarla değiştirir. Bu hazırlıklar tamamlandıktan sonra projedeki güçlendirme tekniğini uyguluyorlar. Betonarme kaplama yapma işleminden çelik güçlendirme veya karbon fiber sargılama gibi imalatları bu evrede gerçekleştirirler. Her bir imalat proje detaylarına uygun olarak titizlikle ve özen göstererek gerçekleştirilmektedir. Bu işlem sürekli olarak mühendislerin denetimi altında yapılıyor.
4. Aşama: Tamamlama ve Teslim Süreci
İşçilik işleri tamamlandıktan sonra projenin son aşamasına geçiliyor. Tamamlama ve teslimat sürecine başlanıyor. Bu aşamada yapılan işlerin kalite kontrollerine öncelik veriliyor. Ardından bina içerisi detaylı bir şekilde restore ediliyor. Sıva işleriyle birlikte boya ve seramik de bu sürecin sonunda tamamlanmaktadır. Son adım olarak ekipler şantiyeyi temizler. Binanın sahiplerine teslim ediliyor. Gerektiğinde belediyeden “Yapı Kullanma İzin Belgesinin” alınması için gerekli başvurular yapılıyor. Tüm inşaat işleri tamamlanınca şantiye şefinden ve inşaat denetim mühendisinden son kontroller yapılıyor. Her şey uygun olduğunda “iş bitirme” belgesi imzalanır. Projenin durumu kontrol edilir.
Uygulama Kalitesi ve Hatalar
Güçlendirme sistemlerinin başarısı yapışma kalitesine bağlı olduğu için, en yaygın hata yetersiz yüzey hazırlığıdır. Betonarme mantolama veya CFRP uygulamalarında bu görülür. Uygulayıcılar genellikle tüm gevşek katmanları beton yüzeyinden temizlemez. Ya da yeterince pürüzlendirmez. Bu durum da yeni ve eski malzemeler arasında zayıf bir bağ oluşturur. Güçlendirme sisteminin erken bozulmasına sebep olur. Her güçlendirme projesi detaylı mühendislik hesaplarına dayanır. Proje içinde belirlenen donatı aralıkları, beton sınıfı veya CFRP kat sayısı gibi detaylar sistem performansı için kritik öneme sahiptir. Bu detaylar şantiye alanında titizlikle uygulanmalıdır.
Farklı Yapı Tiplerinde Bina Güçlendirme Aşamaları
Bina güçlendirme çalışmalarında kullanılan teknikler yapıların durumuna göre değişir. Yani beton kalitesi iyi olan yapılar bile temelde sorun yaşayabilmektedir. Aynı şekilde beton kalitesinin düşük olduğu yapılar da bulunabilir. Mühendisler bu iki durumu çözmek için farklı yöntemler uygulamaktadır. Bunun yanında ahşap ve beton binalar arasında belirgin farklar bulunmaktadır. Dolayısıyla bina güçlendirme yöntemleri konusunda kesin bir sayı vermek mümkün değildir. Ahşap ve yığma gibi özel yapı tiplerinin güçlendirme süreçleri betonarme binalardan önemli özellikler taşıyabilmektedir.
Yığma Binalarda Güçlendirme
Güçlendirme ihtiyacı olan eski yığma binalar, genellikle günümüz mühendislik standartlarına uymayan, donatısız ve düzensiz duvar örgü teknikleriyle inşa edilmiş yapılardır. Bu da depremlerde hasar riskini artırır. Çünkü genellikle mühendislik standartlarına uygun olarak inşa edilmemiştir. Çimento enjeksiyonu ve şerbet enjeksiyonu (grout enjeksiyonu), yığma binaların onarımında yaygın olarak kullanılan yöntemlerdendir. Bu alanda önemli gelişmelere yol açtı. Ayrıca çatlak onarımları da yapısal sağlamlaştırmada kritik bir rol oynamaktadır. Yığma binaların dayanıklılığını artırmak için epoksi reçineler ve sıvama teknikleri de sıkça tercih edilmektedir. Taahhüt firması binanın risk analizine göre karar vermek için detaylı bir inceleme yapıyor.
Ahşap Bina Nasıl Güçlendirilmelidir?
Ahşap yapıların güçlendirme çalışmaları beton yapılarla karşılaştırıldığında oldukça farklıdır. Bu çalışmalarda kullanılan teknikler ve yöntemler öne çıkar. Özellikle ahşap yapılar için deprem dayanıklılığı konusunda benzersiz yaklaşımlara ihtiyaç duyulmaktadır. Ahşap yapılarda güçlendirme, genellikle tekil elemanlardan ziyade, elemanlar arası bağlantıların (birleşim noktalarının) güçlendirilmesine ve yapının yanal yüklere karşı direncini artıracak çapraz bağlantılar veya perde duvarlar oluşturulmasına odaklanır. Ahşap yapılarda hem binanın genel yapısını koruyacak restorasyon işleri yapılmaktadır hem de yangın ve sel gibi afet risklerini azaltacak işler titizlikle gerçekleştirilmektedir. Bu sebeple ahşap yapı sahiplerinin firmalarla iş birliği yaparak güvenliğin sağlanmasına yönelik bilgi edinmesinde büyük önem taşır.
Finansal Planlama ve Devlet Destekleri
Birçok ev sahibinin bina güçlendirme çalışması için mali zorluğa düştüğü gözlenmektedir. Bu durumda hükümetin sunduğu finansman seçenekleri devreye giriyor. Kentsel dönüşüm kapsamında riskli yapıların güçlendirilmesini isteyen vatandaşlar için önemli destekler sağlanıyor. Bu desteklerin proje erişimini artırdığı görülüyor. En yaygın destekler arasında düşük faizli krediler ve kira yardımları yer alıyor. Bu imkanları kullanmak ev sahiplerinin finansal yükünü ciddi ölçüde azaltıyor. Mülkiyet sahiplerinin bina güçlendirme aşamasına geçmeden önce bu destekler için gerekli başvuruları yapması gerekiyor.
Kentsel Dönüşüm Kredisi
Devlet riskli binalarını güçlendirmek isteyen mülkiyet sahiplerine destek olmak amacıyla kredi sunmaktadır. Düşük faizli ‘Kentsel Dönüşüm Kredisi’dir bu. Anlaşmalı bankalar üzerinden bu krediye erişim sağlanabilmektedir. Buna ek olarak devlet kredi faizinin bir kısmını karşılıyor. Bunun da adı ‘faiz desteği’. Bu destek sayesinde mülkiyet sahiplerinin finansman yükü önemli ölçüde hafifleme şansına sahip oluyor. Mülkiyet sahiplerinin bu krediden yararlanabilmeleri için öncelikli olarak riskli yapı raporunu hazırlatması gerekir. Güçlendirme projesini sunarak başlamaları gerekmektedir. Sonrasında ise kat malikleri kurulundan aldıkları onayla anlaşmalı bankalara başvuruda bulunabilirler. Banka belgelerin incelenmesinin ardından kredi başvurusunu değerlendirir.
Sonuç: Bina Güçlendirme Aşamalarının Önemi
Bir binanın güçlendirme sürecinin adımları titizlikle takip edilmelidir. Projenin başarısı için önemli bir yol haritası oluşturur. Yasal süreçlerden başlayarak teknik analizler yapılmalıdır. Projelendirmeler detaylı bir şekilde ele alınmalıdır. Kalite standartlarına uygun uygulamalar gerçekleştirilmelidir. Bu sürecin ana taşları olarak gösterilen bu adımların her birine hakim olmak önemlidir. Mülkiyet sahiplerine etkin bir yönetim imkanı tanır. Bu süreçte uzman ve lisanslı firmalarla çalışmak doğru sonuçların elde edilmesini sağlar. Doğru planlanan ve uygulanan güçlendirme projelerinin sonucunda ise yapılarımız daha güvenli hale gelmektedir. Deprem riskine karşı alınabilecek en değerli tedbirlerden biridir bu tip projelerdir.
Youtube videolarımızı izlemek için tıklayınız.
Daha fazla bilgi almak ve bizimle iletişime geçmek için tıklayınız.