Hiperbarik Kesim: Basınçlı Ortamlarda Kesim Teknolojileri

Hiperbarik Kesim: Basınçlı Ortamlarda Kesim Teknolojileri

Bu Yazıyı Paylaş

Deniz altı altyapısı, modern dünyanın enerji ve iletişim şebekelerinin temel taşı olarak konumlanır. Bu ağ, boru hatları, platformlar ve deniz altı kabloları gibi çeşitli kritik bileşenlerden oluşur. Tüm bu unsurlar, okyanusun binlerce metre derinliğinde sorunsuz bir şekilde çalışmaya devam eder. Ancak, aşırı basınç ve şiddetli korozyonun sürekli tehditleriyle mücadele içindedirler. Bu nedenle, bu bileşenlerden birinde oluşan bir hasar, onarım sürecini kara üzerindeki tipik işlerin çok ötesine taşır ve [süreci] daha karmaşık ve riskli bir boyuta sürükler. İşte tam da bu kritik noktada, özel hiperbarik kesim (hyperbaric cutting) teknikleri devreye girer.

Özetle, uzmanların değerlendirmesine göre hiperbarik kesim, mühendisliğin en zor kollarından biri olarak kabul edilir. Çünkü bu iş, alevin yakıcı gücünü suyun soğutucu (veya soğuk) direnciyle aynı anda idare etmeyi şart koşar. Şirketimiz, bu yüksek teknolojiye dayalı hiperbarik kesim operasyonlarını yürütür. Bu çerçevede, sertifikalı dalgıç-kesimci (cutter-diver) ekibimiz ve modern ekipmanlarımız mevcuttur. Derin denizlerde enerji altyapınızın sökümü ya da onarımı için güvenli çözümler sunuyoruz.

Hiperbarik Kesim Nedir? Zorlukların Tanımı

“Hiperbarik” kelimesi, normal atmosferik basıncın üzerine çıkan bir basınç seviyesini ifade eder. Dolayısıyla, hiperbarik kesim, deniz seviyesinin altında yapılan tüm kesme işlemlerini kapsar. Suyun yarattığı bu yüksek basınca maruz kalınarak yapılır. 100 metre derinlik, yüzeydeki basıncın yaklaşık on bir katına eşittir. Bu ortamda hiperbarik kesim gerçekleştirmek, standart koşullardan tamamen farklı fiziksel kurallar ve tehlikelerle mücadele etmeyi zorunlu kılar. Bu operasyonları biz ya dalgıcın doğrudan suyun içinde (ıslak kesim) yaparız. Ya da suyun altında kurduğumuz özel bir kuru odacık içinde yaparız.

Sualtı Kesim Teknikleri Neden Gereklidir?

Milyarlarca dolar değerindeki altyapıların hizmet süresini sonlandırmak (söküm) için hiperbarik kesim tekniklerinin kullanılması zorunludur veya acil durumlarda müdahale edebilmek için gereklidir.

1. Offshore Platform Sökümü (Decommissioning)

Küresel arenada, sayısız petrol ve gaz platformu artık ekonomik ömrünü tamamlamış durumda. Çevresel düzenlemeler ise bu devasa çelik yapıların deniz tabanından çekilmesini mecburi hâle getirir. Bu çerçevede, dalgıç ekiplerimiz platformun çelik ayaklarını (jacket) deniz yatağından ayırmak için hiperbarik kesim tekniklerinden yararlanır. Özellikle bu kocaman çelik boruların kesilmesi, sürecin en zahmetli ve teknik açıdan zorlu adımlarından biri olarak öne çıkıyor.

2. Acil Gemi Kurtarma (Salvage) ve Enkaz Çıkarma

Ekibimiz, batmış ya da kıyıya vuran bir gemiyi tek parça hâlinde kaldırma imkânına genellikle sahip değildir. Bu nedenle dalgıçların, batığı su altında bölmesi zorunlu hâle gelir. Dalgıçlarımız, geminin gövdesini taşınabilir bloklara dönüştürmek için hızlı su altı kesim teknikleri kullanır. Bunun yanı sıra, ekiplerimiz seyir güvenliğini tehdit eden batık enkazları da aynı yöntemle ortadan kaldırır.

3. Boru Hattı Onarımı ve Sökümü (Pipeline Repair)

Petrol boru hattının onarım sürecinde, dalgıçların hasarlı bölümü (spool) sistemden çıkarmaları zorunludur. İlk adımda dalgıçlar, arızalı kısmı kesip ayırırlar. Ardından ekip, yeni bir boruyu hiperbarik kaynak yöntemiyle yerine monte eder. Ayrıca, hizmet dışı kalan boru hatlarını temizlemek için hiperbarik kesim uygulanması gerekir.

4. Liman ve Altyapı Bakım Hizmetleri

Kıyı şeridindeki limanların içinde, yılların aşındırıcı etkisiyle paslanmaya uğramış çelik kazıklar vardır. Aynı zamanda yıpranmış viyadük ayakları ise, zamanla tehlikeli bir risk faktörü oluşturur. Bu tip liman güçlendirme ve yenileme projelerinde, uzman ekiplerimiz eski yapı kalıntılarını ortadan kaldırmak amacıyla su altı kesim tekniklerini devreye sokar.

Hiperbarik Kesimdeki Ana Zorluklar: Fizik Kurallarına Karşı Mücadele

Hiperbarik kesim uygulamaları, yüksek risk taşır ve dalgıçların bu zorlukları aşmasını zorunlu kılar.

1. Yüksek Basıncın Etkileri

Derinlik ilerledikçe basınç da orantılı bir biçimde artar. Yaklaşık her 10 metre derinlik farkı bir bar ek basınca eşdeğerdir. Bu artan basınç, özellikle sıcak kesim (termal) gibi yüksek ısı içeren tekniklerde arkın davranışını kökten değiştirir. Ark, bu yüksek basınç altında daha dengesiz ve kararsız bir hâl alır. Sonuç olarak dalgıcın ark üzerindeki kontrolü ciddi şekilde zorlaşır.

2. Sıfır Görüş Koşulları

Dalgıç-kesimciler, çoğu zaman çamurlu liman sularının içinde ya da derin denizin karanlık derinliklerinde çalışır. Görüşün tamamen yok olduğu, bir bakıma “sıfır görüş” denilen koşullarda, kesimci yalnızca dokunma hissine güvenir. Yılların birikmiş tecrübesine dayanmak zorundadır. Kesim süreci (özellikle Broco yöntemi) su altında yoğun bir duman ve kabarcık perdesi oluşturur. Bu perde, görüşü imkânsız hâle getirir.

3. Dalgıç Güvenliği Riskleri

  • Elektrik Çarpması: Islak bir ortamda yüksek akımın devreye sokulması, ıslak kesim gibi koşullarda ölümcül bir tehdit oluşturur.
  • Patlama Riski: Termal kesim işlemlerinde kullandığımız saf oksijen, kapalı bir ortamda birikirse ani bir patlayıcı enerjiye dönüşür. Bu durum devasa bir patlamayı tetikler. Yakıt tankları gibi içinde hidrokarbon kalıntısı bulunan alanlar, bu tür birikimlerin en tehlikeli olduğu durumlardan biri olarak öne çıkar. Ayrıca, hidrojen birikimi de benzer bir tehdit oluşturur. Ciddi bir patlama riskini beraberinde getirir.
  • Akıntı ve Denge: Güçlü deniz akıntıları dalgıcın dengesini bozarak sabit kalmasını zorlaştırır. Bu da hassas bir kesim yapmayı neredeyse imkânsız hâle getirir.

Hiperbarik Kesim Yöntem 1: Termal Kesim (Sıcak İşlem Teknikleri)

Termal kesim, metali eritecek ya da yakacak kadar yüksek sıcaklıkta ısı uygulayarak gerçekleştirilen bir kesim yöntemidir. Su altında kullanılan kesim teknikleri arasında bu yaklaşım, hem en hızlı sonuç veren hem de en çok tercih edilen seçeneklerden biridir.

1. Oksijen-Ark Kesimi (Oxy-Arc / “Broco” Kesim)

Bu yöntem, su altı kesim teknikleri arasında en sık tercih edilen “ıslak” tiptir. İsmini, bu alanda öne çıkan üreticilerden biri olan Broco markasından alır.

  • Nasıl Çalışır?: Dalgıç, özel bir kesim meşalesi (torch) kullanır. Çünkü bu meşale, kaynak makinesinden gelen DC akımıyla birlikte, yüzeyden sağlanan saf oksijeni de aynı anda alır. Dalgıç, genellikle “tübüler”, yani içi boş bir elektrot tercih eder. Bunun nedeni, bu elektrotun içinden saf oksijen akıp gider. Elektrodu, kesilecek metal yüzeye temas ettirerek bir elektrik arkı yakar. Bu ark, metalin sıcaklığını aniden erime noktasına, yaklaşık 1500°C’ye çıkarır. Dalgıç, daha sonra torç üzerindeki tetiği çektiğinde yüksek basınçlı, saf oksijen akıntısını eriyen metalin üzerine yönlendirir. Nitekim bu akış metalin yanmasını sağlayarak onun oksitlenmesini tetikler. Ayrıca, aynı anda yoğun bir üfleme etkisi eriyeni dışarı savurur. Metal, sonuç olarak, dalgıç tarafından kesilmiş hâle gelir.
  • Avantajları: Kesme hızı yüksektir. Çelik, paslanmaz çelik, dökme demir ve alüminyum gibi neredeyse her metal tipini rahatlıkla keser. Ekipman (kaynak makinesi ve oksijen tüpü) hafif olduğu için kolayca taşınır.
  • Dezavantajları: Elektrik çarpması tehlikesi yüksektir. Yoğun duman ve ortaya çıkan kabarcıklar neredeyse tüm görüş alanını engeller. Üstelik, yüksek oksijen tüketimi patlama ihtimalini beraberinde getirir.

2. Termal Mızrak (Thermic Lance)

Dalgıçlar, özellikle çok kalın malzemeler söz konusu olduğunda bu yönteme yönelir.

  • Nasıl Çalışır?: Termal mızrak, içine demir çubuklar doldurduğumuz, sağlam bir demir borudur. Ekipler, yüzeyden bu boruya yüksek basınç altında saf oksijen enjekte eder. Dalgıç, borunun ucunu bir ark kıvılcımıyla ya da dışarıdan bir ısı kaynağıyla tutuşturur. Oksijenle beslenen demir, 3500°C-4500°C civarında devasa bir sıcaklığa ulaşarak yanmaya başlar. Bu kadar yüksek bir ısı, beton, kaya ve en kalın çelik yığınlarını bile eritebilir.
  • Avantajları: Elektriğe bağımlı değildir. En yüksek sıcaklıklarda çalışan kesim yöntemlerinden biridir.
  • Dezavantajları: Kontrolü son derece zordur. Hassas kesim yapma yeteneği yoktur. Yalnızca “deler” ya da “eritir” ve kullanımı çok tehlikelidir. Büyük miktarda oksijen tüketiyor.

Hiperbarik Kesim Yöntem 2: Mekanik Kesim (Soğuk Teknikler)

Hidrokarbon (petrol/gaz) bulunan ortamlarda termal (sıcak) kesim teknikleri uygulanmaz. Patlama riskinin yüksek olduğu bölgelerde bu yaklaşım tehlikeli bir alternatif haline gelir. Böyle koşullarda, su altı kesim işlemleri için “soğuk” tekniklerin devreye alınması zorunlu hâle gelir. Çünkü bu yöntemler kıvılcım ya da yüksek ısı üretmez.

1. Yüksek Basınçlı Aşındırıcı Su Jeti (AWJ)

Su altı kesim teknikleri arasında bu yöntem, yenilikçi yapısı ve sağladığı yüksek güvenlik seviyesiyle en öne çıkan seçenektir.

  • Nasıl Çalışır?: Yüzeyde yer alan bir pompa, suyu 40.000-60.000 PSI gibi muazzam bir basınca yükseltir. Bu yüksek basınçlı akışı, ekipler bir hortumla deniz tabanındaki kesim ucuna yönlendirir. Kesim ucuna, suya garnet adı verilen çok sert bir mineral içerikli aşındırıcı kum ekleriz. Oluşan su-kum karışımı ise, bir memeden (nozzle) ses hızını aşan bir hızla püskürür. Bu jet, metali ısıtmaz. Onun yerine mikroskobik ölçekte aşındırarak (törpüleyerek) kesme işlemini gerçekleştirir.
  • Avantajları: Kesim işlemi tam anlamıyla soğuk bir yöntemle gerçekleştirilir. Ne kıvılcım ne de ısı üretir. Bu nitelik, yöntemin aktif petrol ve gaz hatları gibi kritik ortamlarda bile güvenli bir şekilde kullanılmasını sağlar. Kesim yüzeyi ise hassas ve temiz olur.
  • Dezavantajları: Kullanılan ekipmanın maliyeti (veya bedeli) yüksektir. Yapısı ise karmaşıktır. Üstelik, kesim hızı termal yaklaşımlara kıyasla daha düşüktür.

2. Elmas Telli Kesim (Diamond Wire Cutting)

Özellikle platform ayakları, büyük borular ve beton kazıklar gibi devasa yapıların kesiminde bu yöntem sıkça tercih edilmektedir.

  • Nasıl Çalışır?: Sistem, yüzeyinde endüstriyel elmas parçacıkları bulunan uzun bir tel kullanır. Dalgıçlar, bu teli kesmek istedikleri yapının etrafına bir halka biçiminde sarar. Daha sonra ekip, telin uçlarını hidrolik bir motora bağlı makara sistemine bağlar. Motor devreye girip teli yüksek devirde döndürmeye başladığında, tel yapı etrafında dönmeye devam eder. Dönme sırasında elmas taneleri, metali ya da betonu yavaşça “törpüleyerek” keser.
  • Avantajları: Kıvılcım yaymaz, bu da soğuk kesim özelliği taşır. Metrelerce uzanan beton ya da çelik yapıların kesilmesi rahatlıkla mümkün olur. Bu yöntem, güvenlik açısından üstünlük sergiler.
  • Dezavantajları: Kurulum aşaması son derece karışıktır. Kesim işlemi ise saatler, hatta zaman zaman günler kadar uzar.

3. Hidrolik Makaslar ve Disk Kesiciler

Bu yöntem, ağırlıklı olarak boru hatları, kablolar ve daha ince çaplı yapısal elemanlarda kullanılır. Makasları bir ROV’un koluna ya da özel bir sualtı çerçevesine bağlayabiliyoruz. Dalgıç ya da ROV operatörü, kesmek istediği borunun etrafına makasları konumlandırıyor. Yüksek hidrolik basınç devreye girerek bıçakları kapatıyor. Boruyu adeta “kıtırdatarak” kesiyor.

  • Avantajları: Saniyeler içinde tamamlanacak kadar hızlıdır. Kıvılcım üretmez. Özellikle ROV’larla yürütülen derin deniz operasyonları için idealdir.
  • Dezavantajları: Kesebileceği malzemeler yalnızca sınırlı bir çapa kadar genişliğe sahiptir.

Hiperbarik Kesim Operasyonlarında Güvenlik (HSE) Protokolleri

Su altı kesim teknikleri, beraberinde ciddi riskler getirir. Bu riskleri kontrol altına alabilmek için firmamız, titizlikle hazırlanmış HSE (Sağlık, Güvenlik, Çevre) protokollerini devreye sokar.

Hiperbarik Kesim: Satıh Destekli Dalış (SSD) ve Ekipman Güvenliği

Dalgıçlarımız bu tür görevlerde klasik tüplü dalış (SCUBA) yöntemini asla tercih etmez. Çünkü SCUBA’nın hava hazinesi sınırlı kalır. Sistem, iletişim sağlamaz. Bunun yerine ekiplerimiz “Satıh Destekli Dalış” (SSD) sistemlerini uygular. Bu sistemde dalış gemimiz, dalgıcın tüm ihtiyaçlarını bir hortum (umbilical) aracılığıyla kesintisiz olarak karşılar. Hortum, solunum havası, sesli iletişim ve kask kamerası görüntüsü gibi gereksinimleri içinde barındırır. Böylece dalgıç, su altında saatlerce güvenle çalışır.

Elektrik Güvenliği: Bıçak Anahtarı (Knife Switch)

Ekiplerimiz Oksijen-Ark (Broco) gibi elektrikli su altı kesim teknikleri kullanırken en büyük riskin elektrik çarpması olduğunu kabul ediyor. Bu riski tam anlamıyla ortadan kaldırmak amacıyla bu yüzden bir bıçak anahtarı (knife switch) devreye alınıyor. Böylece operatör, kaynak makinesinin akımını hiçbir zaman kesintisiz açık tutmuyor.

Dalgıç, kesimden hemen önce hazır olduğunu hissettiğinde yüzeydeki operasyon şefine “Make it hot!” diye sesleniyor. Şef ise yalnızca o an için gücü devreye alıyor. Elektrodu değiştirmek gerektiğinde ise dalgıç yine “Make it cold!” diye komut veriyor. Hemen şef anında akımı kesiyor.

Hiperbarik Kesim: Yangın ve Patlama Önlemleri

Ekiplerimiz, su altındaki sıcak kesim tekniklerini “Sıcak İş” (Hot Work) çerçevesinde titizlikle değerlendirir. Gemi kurtarma ya da platform onarımları esnasında, kesilen bölgenin karşı tarafını büyük bir özenle inceleriz. Tank içinde yanıcı ya da patlayıcı bir hidrokarbon gazı olup olmadığını net bir biçimde tespit ederiz. Gerektiğinde, ilgili bölgeyi genellikle azot (N₂) gibi inert bir gazla doldururuz. Ortamı nötralize eder ve sonuçta yangın riski tamamen ortadan kalkar.

Operasyonun Omurgası: Derin Deniz Dalış Ekipleri

Hiperbarik kesim faaliyetlerinin sorunsuz yürütülmesi, dalış ekibinin birikmiş tecrübesiyle yakından bağlantılıdır. Özellikle derin denizlerde gerçekleştirilen bu görevler, özel prosedürlerin titizlikle uygulanmasını zorunlu kılar.

Satürasyon Dalışı (Derin Deniz Çalışmaları)

Hiperbarik kesim faaliyetleri genellikle 50 metreyi aşan derin sularda yürütülür. Bu kadar derinlikte klasik “Satıh Destekli Dalış” (SSD) yöntemi pek verimli değildir. Çünkü dalgıcın tabanda kalma süresi, vurgun riskini azaltmak üzere yalnızca birkaç dakikayla sınırlıdır. Buna karşın, yüzeye çıkış (dekompresyon) saatlerce süren bir süreç olur.

Bu sorunu çözmek amacıyla “Satürasyon Dalışı” (SAT Diving) teknolojisine yöneliyoruz.

  1. Dalış Destek Gemisi (DSV): Operasyonlarımızı, içinde “Satürasyon Sistemi” (basınç odaları) barındıran özel gemilerle yönetiyoruz.
  2. Basınç Altında Yaşam: Dalgıç ekibimiz genellikle altı ile on iki kişi arasında değişir. Operasyon süresi boyunca (en fazla 28 gün), gemideki basınç odalarında konaklarlar. Bu odaların iç basıncını, dalışın gerçekleşeceği derinliğin (örnek: 150 metre) su basıncına eşdeğer bir seviyeye ayarlarız.
  3. Dalış Çanı: Dalgıçlar, görevlerini icra etmek maksadıyla “dalış çanı” (diving bell) adlı kaldırma cihazını kullanır. Deniz tabanıyla buluşurlar. Çalışmalarını bitirdiklerinde ise aynı çan sayesinde gemideki basınç odalarına geri dönerler.
  4. Tek Dekompresyon: Görevin tamamlanmasının 28 gün ardından ekipler yalnızca bir kez dekompresyon oturumuna girer. Bu oturum birkaç gün sürer. Bu ileri teknoloji, dalgıçlarımızın her gün sekiz saat boyunca 150 metre derinliğe inerek görevlerini olağanüstü bir verimlilikle yerine getirmesini sağlar.

Hiperbarik Kesim Sonuç: Derin Güvenliğiniz Bizim Uzmanlığımızdır

Hiperbarik kesim teknikleri, basit bir dalışı geride bırakıp, bir adım ötesine geçen, aşırı derecede karmaşık bir girişim olarak karşımıza çıkıyor. Yüksek riskle örülü, en yeni teknolojilerle donatılmış bütüncül bir operasyonun kalbini oluşturuyor. Bir enkazın seyir güvenliğini tehdit etmesi ya da bir platformun söküm zamanının gelmesi hâlinde, müdahalenin hem çabuk hem de güvenli olması kaçınılmazdır. Şirketimiz, su altı kesim teknikleri operasyonlarının tüm senaryolarına eksiksiz donanım ve uzmanlıkla yanıt veriyor. En sığ kıyı sularından, satürasyon dalışıyla ulaşılabilen en derin okyanus tabanına kadar hizmet sunma kapasitesine sahibiz. IMCA standartları çerçevesinde şekillendirdiğimiz güvenlik felsefesi ve deneyimli mühendis ekibimizle yanınızdayız. Özetle, altyapınızın sökümünü ya da onarımını büyük bir özen ve adanmışlıkla üstleniyoruz.

Youtube videolarımızı izlemek için buraya tıklayabilirsiniz.

Daha fazla bilgi almak ve bizimle iletişim kurmak için buraya tıklayabilirsiniz.

İlgili Makaleler